14 Nisan 2016 Perşembe

Sevgili peygamberim.......

Bana sorsanız dünyada en zor uğraş nedir diye,hiç düşünmeden annelik derdim.
Hakikaten çocuk yetiştirmek çok zor bir iş.
Zor olmakla  beraber eğlenceli, güzel, verdiğin emeklerin  geri dönüşümü olan,bazen olmayan bir uğraş.
Ve Allaha binlerce kez şükürler olsun bir anne olarak benimde zorlandığım konular oldu.
Bunlardan bir tanesi çocuklarımın uyku düzeni olmaması,uyumamak için direnmeleriydi.
Elhamdülillah son iki üç senedir bu konuda düzelmiş durumda.
Özellikle uykuyu sevmeyen kaymakım( kendisi şu anda 10 yaşında olup,4.sınıfa gidiyor)bayağı uğraştırırdı.
Henüz okuma yazma bilmedikleri yaşlarında kızları alır,odalarına götürürdüm,uyutmak için.Tabi kitabımızı da alırdık.Kitabımızın ismi 365 günde sevgili peygamberim timaş yayınlarının çıkardığı oldukça hacimli,çok güzel bir kitaptı.yazarı Nurdan Damla
Okurdum okurdum okurdum her konuda kanaatsiz olan kızçelerim hiç doymazlardı.
İyi ki bu konuda doyumsuz olmuşlar,çünkü benim için sadece çocukları uyutmak maksadıyla yaptığım bu işin çok güzel geri dönüşümleri oldu.
Birde bu işi kendimi zorlamadan kasmadan mecburiyetten yapmasaydım nasıl olurdu acaba?
Ama bende çok yoruluyordum ve biraz tabiri caizse kafa dinlemek istiyordum.
Buda ancak onlar uyuduğu zaman mümkün oluyordu.
Uyudukları zaman nasıl mutlu olurdum.
Arada bir bu işi babamız yapardı o bana göre daha geniş ve bu işi severek yapardı.
Ben kitabı şu formatta okurdum mekkedeeeee şirin bir evdeeeee mutlu bir aaaaaannnne vardı.Adıııııı aaaaaaamineydi.Dünyanın eeeeenn mutlu eeeeenn tatlı annesiiiiydi oooooo.
O kadar çok okurdum ki, çocuklar bazı konuları ezberlemişlerdi.
Hatta kaymakım mekkede şirin bir evde butlu bir anne vardı diye anlatırdı,ne çok gülerdik.
Her anları kaydedilesi sonradan izlenesi  anları özlüyor insan.
Ama bu mümkün olmuyor maalesef.
Kutlu doğum haftası munasebetiyle din kültürü öğretmeni kaymakıma ödev vermiş peygamber efendimize mektub yazın diye.
Kaymakım eve geldi öğretmeninin ödev verdiğini ama nasıl mektub yazacağını bilmediğini söyledi.
Bizde nasıl bir mektub yazacağını çok merak ederek bu konuda  kendisine yardımcı olamayacağımızı söyledik.
En güzel mektubun yardım almadan içinden geldiği gibi yazılan olduğunu söyledik ve geri çekildik.
Bizden umudunu kesen kızım hiçbir materyal kullanmadan kitap örnek mektub v.s.bizim yanımızda mektubunu yazdı.orijinaline sadık kalarak hiçbir değiştirme ve düzeltme yapmadan aynısını yazıyorum.Ben çok beğendim umarım sizde beğenirsiniz.


  • Sevgili peygamberim nasılsın iyimisin?Seni çok merak ediyorum.Seni görmeyi çok istiyorum.
  • Daha doğmadan babanı kaybettin,yetim kaldın.birgün anneni kaybettin öksüz kaldın.
  • Hiçbirimiz senin kadar acı çekemeyiz,senin kadar içimiz parçalanmaz.
  • Sana yoldaş olan eşin hz.haticeyi kaybettin,sana babalık yapan amcan ebu talibi kaybettin.
  • Ne kadar hüzünlü olduğunu biliyoruz ama buna rağmen dinç kalmayı başardın,çünkü Allahın seni yalnız bırakmayacağını biliyordun.
  • Canım peygamberim biz senin ümmetiniz,sana inandık,Allaha güvendik.Canım peygamberim hatırlıyormusun müslüman olmayanlar bile sana mallarını emanet ediyorlardı niye? çünkü sen Muhammedüleminsin.Kainatın peygamberisin.Peygamberim sen ve hz.ebubekir bir mağaraya sığındığınızda müşrikler gelince ebubekire korkma dediğin için Mehmet Akif Ersoy istiklal marşın korkma diye başlamıştır.*
  • Peygamberim annen sana niçin muhammed adını koyduğunu biliyormusun?Çünkü annen sen doğmadan önce bir ruya görüyor bu ruyayı dedene anlatıyor,ruyada senin adının ya Ahmed  yada Muhammed koyulması isteniyor.Abdulmuttalib sen doğduğunda seni alıp kabeye götürüyor adını MUHAMMED koyuyor.Deden seni başucunda eksik etmezdi.Toplantılarda ayağının üstüne otuttururdu.Birisi bu çocuğa neden bu kadar önem veriyorsun diye sorduğunda benim oğlum yüce olacak sayılacak diyordun.Peygamberim sana söz veriyorum dinime hayırlı bir evlat olucam,büyklerimi sayacağım,küçüklerimi seveceğim.Seni çooook seviyorum.

10 Nisan 2016 Pazar

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuh.
Herkese merhabalar.
Yoğun bir koşuşturmacadan sonra,işte burada yani kendimi iyi hissettiğim yerdeyim.
Malumunuz ufka yolculuk kültür yarışmalarının 4. hadis yarışmasına katıldım.
Geçen hafta bugün o kadar heyecanlıydım ki,sabaha kadar heyecandan neredeyse uyuyamamıştım.
Eminim sizde merak içerisindesinizdir.
Efendim bir kere organizasyon 10 numaraydı.
Emeği geçen herkesten Allah razı olsun.
Soru kitapçıklarını görmeliydiniz.
Çok hoşlardı.
Ev halkı tarafından dualar ve iyi temenniler eşliğinde,yarışmaya katılacağım sınıfa uğurlandım.
Gözetmen olan arkadaş kategorilere göre soru kitapçık ve cevap kagıtlarımızı verdikten sonra,tam saat 10 da yarış başladı.

24 Mart 2016 Perşembe

Uzuuun bir aradan sonra merhaba.
Daha fazla dayanamadım ve bir nefes almaya geldim.
Sayfamı ziyaret eden,yorum yazan yazmayan,benim için iyi dileklerde bulunan herkese çok teşekkür ederim.
Yıkılan güreşe doymazmış.
Tıpkı benim gibi.
Bir yolculuğa çıktım ben,hadis bahçesine.
1001 çeşit çiçek misali.
Hepsinin rengi, kokusu, şekli sadra şifa,derde deva.
Kitabı bir kere hatmettim,ikinci hatme ise 100 sahife kaldı.
Bu sefer hırs yaptım arkadaş.
Çoluğun çocuğun madarası oldum.
Nasıl olsa kazanamıyorsun diyorlar.
Desinler.
Ödüller çok cezbedici.
D kategorisinde 1. olana 2 adet umre artı para ödülü var.
Kim bilir belkide rabbim uç ya kulum der.
Der mi der.
O nun için zorluk yok ki.
Bize düşen bu yolda say etmek.
Bir arkadaş benim kampa girdiğimi söylemiş.
Kamp kiiiim,biz kim.
Yani kampa girsem ne iyi olurdu diye temenni etmiştim.
Olsun beya,olduğu kadar olmadığı kader.
Ne demiş büyüklerimiz kısmetine razı ol ki,rahat edesin.
İmdiiiii kıymetli okurlar,ben var gitmek,siz var ihtiyar hafıza dua etmek.
Sonuç ne olursa olsun buradan bildireceğim inş.
D kategorisinden katılan 5388 kişiden 5388. olsamda.
Kim bilir belkide hu hu arkadaşlar umre seyahati kazandım ben uçuyorum diyede yazabilirim.
İnsan hayalleri ile yaşar ve ben hayal ediyor,çalışıyor ve bekliyorum.
Neyimi?
Tabiiki  DUALARINIZI ... LÜTFEN

4 Mart 2016 Cuma

Ufka yolculuk......

Azizim övünmek gibi olmasın,çok maymun iştahlı birisiyimdir.
Nerde bir kültür yarışması var hemen atlarım.
İhtiyarım dediysem,öyle elden ayaktan düşmedik ya hu.
Yarışmayı kimin organize ettiği önemli değil benim için.
Aslolan dini ve ahlaki kriterlerime uyması.
Geçen sene herkes O nu okuyor yarışmasına katıldık kızçelerimle beraber.
Yarışmanın sloganı harikaydı.
Kaybedeni olmayan yarışma.
Hakikaten öyle.
Yarışmadan maddi anlamda hiçbir şey kazanamadık,bilmem kaçıncı olmuşuz.
Ne çok gülmüştük hep beraber sonuçları öğrenince.
Ama olsun siyer bilgilerimizi tazelemiş olduk.
Hafızlık ilmine teşvik için merkezi Ankarada olan bir dernek var.
Yılın hafızı yarışması düzenlemiş.
Ne zaman?
Geçen sene yanılmıyorsam  şubat ayında başlamıştı yarışma.
Recebi şerifin ilk haftası kutlanan dünya hafızlık haftasında açıklanacak demişlerdi.
Sanırım 27 nisana tekabul ediyordu.
Bende acizane ihtiyar hafız olarak  hafızlık hikayemi göndermiştim.
Biliyorum pek kayda değer hikayem yoktu ama,ben yinede göndermiştim.
Derneğin sitesinden duyuru yapmışlardı,yoğun katılımdan dolayı yarışma suresi uzatılmış,sonuçlar 13 temmuz kadir gecesi açıklanacaktı.
Kadir gecesi geldi yine yok.
Bayram dediler, kurban dediler,seçim dediler hasılı tam bir sene oldu yarışma hala sonuçlanamadı.
En son bir arkadaşım arayıp, yarışma niçin hala sonuçlanmadı diye sorunca şu cavabı almış arkadaşım jüri kayda değer bir hikaye bulamadı onun için.
 Haydaaaaaa.
Hadi benimki kayda değer değil,onlarca yüzlerce hafızın içinde hiçmi kayda değer bir hikaye yoktu.
Madem öyle,siteden bir duyuru yapın deyin ki,kıymetli katılımcılar hiçbirinizin hikayesini kayda değer bulmadık,o sebeble yarışma iptal olmuştur.
Bizim bu yarışmada balımın daha önce bahsettiğim sınav ve hediye işine döndü.
 Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
Bu söz paşalardan birine aitti.
Hafızam beni yanıltmıyorsa ziya paşa idi.Hatam varsa düzeltin lütfen.
Çok işim var şimdi googleden araştıramam.
Ben pes etmedim bu seferde ufka yolculuk kültür yarışmalarının dördüncüsü hadis yarışmasına katıldım.
Dün itibariyle yarışma kitabı elime geçti.
İçim kıpır kıpır,çocuk gibi heyecanlıyım.
Riyazussalihinden 1001 hadis seçkisi.
Diyanet işleri başkan yardımcısı Prof.Dr.Mehmet Emin Özafşar
Kitab 415 sahife 9 bölümden oluşuyor,kitab elime geçer geçmez başladım şu an 160. sahifedeyim.
Kitabın tamamından sorumlu olarak D kategorisinde yarışmaya katıldım.
Sitede online sınav var D kategorisinde olan sınavlardan biraz yapayım dedim baktımda bayağı zorluyorlar.
Bu sebeble çok çalışmam lazım.
Yarışma 3 nisanda bu arada benim girmem gereken resmi bir sınavda var.
3 nisana kadar şöyle sessiz sakin bir yerde kampa girsem ha ne dersiniz?
Öyle birşey olsa nurun ala nur olurdu.
Sizden musade ve dua istiyorum.
Allah izin verirse yine gelicem, zira burda kendimi iyi hissediyorum.
Sınav ve yarışmadan sonra görüşmek üzere hepinizi Allaha emanet ediyorum.
Hoşçakalın. 

3 Mart 2016 Perşembe

Bu gidiş nereye? tekvir 26.ayet

8 mart dünya kadınlar gününüz şimdiden kutlu olsun.
Afiş Kadıköy belediyesinden,yorum sizden.
İçimizde ki,beyinsizler yüzünden bizleri helak edermisin Allahım?
A raf  suresi 155. ayet.


26 Şubat 2016 Cuma

Ey iman edenler yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz?


  • Ey iman edenler yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz?
    Saf suresi 2. ayet

    Nicedir canımızı sıkan bir mevzu var.2. sınıfa giden Balımın öğretmeni ile alakalı.
    Öğretmenimiz, verdiği sözü tutmuyor. Bu durum en başta kızımızı, sonra da bizi ziyadesiyle bunaltıyor. Öğretmenimiz, çocuklar yarın türkçeden sınav yapıcam diyor, güzel.
    Çocuğum okuldan geliyor, bir telaş, bir heyecan, bir sevinç anneciğim yarın türkçeden sınavımız var, çok çalışmam lazım diyor oturuyor dersin başına, o da güzel.
    Ciddi ciddi çalışıyor da. Yatıyoruz kalkıyoruz çocuğum hazırlanıyor anne benim için dua eder misin, sınavdan 100 almak istiyorum diyor.
    Allah zihin açıklığı versin evladım inş istediğin sonucu alırsın deyip gönderiyorum.
    Fatıma Zehra okuldan geliyor, böyle üzgüüün böyle mutsuuuz. Hemen anlıyorum ters giden birşey var. Noldu Fatıma, sınavın nasıl geçti?
    Öğretmenim sınav yapmadı.
    Neden?
    Bilmiyorum.Yarın yapcakmış.
    Olsun napalım, yarın olursunuz.
    Yarın oluyor.
    Fatıma okula gidiyor, geliyor.
    Yine yok.
    Sınav pazartesi.
    Pazartesi yine yok.
    İşin ilginç tarafı, kızım öğretmenine olan inancını ve güvenini hiç yitirmiyor.
    Bu sefer kesin yapcak anne diyor başka demiyor.
    Bu arada veli toplantısı yapılıyor.
    Son derece nazik bir dille ve kimseyi kırmak istemeden çekine çekine maruzatımı dile getiriyorum.
    Benden küçük bekar ve erkek olan öğretmenimize, hocam beni bir öğrencinizin annesi olarak değil de, bir ablanız olarak dinleyin lütfen diyorum.
    Çocuklara yapamayacağınız sözler vermeyin ya da verdiğiniz sözü ne olursa olsun mutlaka yerine getirin.
    ........ hoca son derece haklısın abla, fakat Fatıma sınıfta tek, onun seviyesinde on öğrenci olsa ben sınavı yapıcam, ama daha doğru düzgün okuyup yazamıyor çocuklar.
    Hocam sınıfın durumunu biliyorsunuz, buna rağmen sınav yapıcam diyorsunuz.
    Biz illa ki çocuğumuzu sınav yapın demiyoruz,o zaman söylemeyin.
    Neyse efendim, lafı uzatmayayım.
    Okurken siz bile bunaldınız değil mi?
    Toplantıdan bir kaç gün sonra, beklenen ve hep tehir edilen sınav nihayet yapıldı.
    Sonuç kızımın istediği gibi.
    Yani fatıma sınavdan yüz almıştı.
    Keşke başka çocuklarda alsalardı.
    Bu durum bizi daha çok memnun ederdi.
    Çünkü sadece fatımanın yüz almasından dolayı bir hediye vaad edilmişti.
    Ve bu hediye işide sınava benzemişti.
    Ha bugün ha yarın,ha çarşamba perşembe cuma derken hediye pazartesi gününe kalmıştı.
    Pazartesi Fatıma hediye alcam diye ne kahvaltı yaptı ne de yanına birşey aldı.
    Sonuç mu?
    Yavrucağım, hediyesiz aç biilaç geri geldi.
    Çok kıymetli öğretmen kardeşim, benim çocuğum en ufak birşeyden bile mutlu oluyor.
    Çocuğuma ne alacaksın bilmiyorum ama küçük bir çikolata alıp, sonucu okuduktan  hemen sonra verseydin inan kızımızı da bizide çok mutlu ederdin.
    Sen böyle yapmakla, çocuğumuzun ve arkadaşlarının size duydukları güvenlerini kaybedersin.

  • Güven duygusu ruh gibidir. Çıktığı bedene asla geri dönmez.

    Pazartesi kesinkes verilmesi vaad edilen hediye cuma günü verildi.
    Güzel bir kumbara
    Kızım onu koruyup gözetip saklarmı bilmem.
    Lakin benim için hiç kıymeti harbiyesi olmayacak.
    O kumbarayı her gördüğümde kızımın hayal kırıklığı ve uyarmamıza rağmen hocanın aymazlığı aklıma gelecek.
    Sadece öğretmenler değil, anne baba olarak bizlerin de bu konuya son derece dikket etmesi gerekiyor.
    Öğretmen arkadaşlarımdan kardeşlerimden özür diliyorum ama, herkes öğretmen oluyor lakin herkes öğretmenlik yapamıyor.
    Bu arada kızımın 1. sınıf öğretmeni Tacettin Kahraman hocamızı saygıyla selamlıyorum.
    Sene sonu karne hediyesi olarak verdiği oyuncak ayıcığını her yere götürüyor ben gezerken onun burda canı sıkılır diyor. İstanbul'a bile gitti ayıcık.


    İYİ İNSAN,GÜZEL SÖZ SÖYLEYEN DEĞİL,SÖYLEDİĞİNİ YAPAN,VE YAPABİLECEKLERİNİ SÖYLEYEN İNSANDIR.   Konfüçyüs
     

3 Şubat 2016 Çarşamba

Oğlan kulesi....

İnsan, nisyan ile maluldür.
Söz uçar, yazı kalır demişler.
Bu sözlere binaen unutmak istemeyip, unutmam kuvvetle muhtemel anıları, sözleri buraya kaydetmek istiyorum.
Bunu mutlaka yazmalıyım dedim.
Ve yazıyorum.
Bu sabah seyrettikleri bir çizgi filmde, kız kulesini gören oğlum, anne kız kulesi varda, neden oğlan kulesi yok diye çok tatlı bir şekilde sordu.
Gel buraya seni parçalayacağım deyip peşinden koştum bir süre.
Yakaladım doya doya öptüm.
Yaparım paşam sen iste yeter ki, senin için, kız kulesinin kıyısına oğlan kulesi yaparım.
Sahi kimden izin alınıyor oğlan kulesi yapmak için?
İzin verirler mi acep?
Rabbim olmayanlara da tattırsın bu güzel nimetten.
Her anları yazılası ama bu mümkün olmuyor maalesef.
Bana göre bir anneye yapılacak en güzel dua, "hayırlı evlat olsunlar" dır.
Hayırlı evlat olurlar inşallah.