18 Ekim 2016 Salı

   
     "Zarar,hep fakir fukaraya,garib gurabaya.Karı ise ancak kelime sonlarında görebiliyorlar; Cefakar
                                                 Fedakar.....

14 Ekim 2016 Cuma

"Bu yazı sevgili begonvil sokağının 24 saat size yetiyormu? adlı yazısından ilham alınarak yazılmıştır"


Saat 7 de kalkıyorum.
Akşamdan biraz hazırlık yapıyorum.
Kızlara yarın giyecek kıyafetlerini hazırlamalarını tembih ederek,Ahmetin kyafetlerini ayarlıyorum.
Doğduğundan beri uykuyla arası olmayan Ayşem genelde benden önce kalkıp hazırlanır.
Fatımamı uyandırır,Okul vaktinin geldiğini söylerim.
Sağolsunlar fazla uğraştırmazlar beni.
Bir yandan Ahmeti hazırlarken,bir yandan beslenme çantalarını hazırlarım.
7 40 itibariyle hep beraber evden çıkıyoruz.
 Ben hariç herkes okula.
Babamız sağolsun önce beni, daha sonra çocukları bırakıp okuluna gidiyor.
İhtiyar hafız nereye gidiyor? acaba diye merak edenler olmuştur.
Annesi gelene kadar (13 00) minik Zeynebe gözkulak olmaya gidiyorum.
Evet evet bebek bakıcısı oldum sonunda:)
Sonunda diyorum çünkü geçen sene bu ilçeye geldiğimizden beri bebek bakmak istedim,istemekle kalmayıp okullara gittim,bebek bakıcısı arayan olursa bu işi yapabileceğimi söyledim,ilçenin en meşhur kırtasiyesinin camına ilan astım ama nafile.
Birtürlü kısmet olmadı.
Birgün temizlik yaparken oğlum "anne bebek bakıcısı olamadın senden olsa olsa temizlikçi olur "demiştide nekadar gülmüştüm.
Gelelim Zeyneb bebeğe,minik zeyneb henüz üç aylık.
Anne ve babası öğretmen.
Ben giriyorum anne çıkıyor.
Zeyneb genelde uyanık oluyor.
Biraz zeyneble konuştuktan  sonra,karnı tok olan zeynebin altını alıyorum ve uyuyor.
Maaşallah bakıcısının minik kuzusuna sakin bir bebek.
Çok iyi anlaşıyoruz.
Zeyneb uyurken biraz haberlere bakıp,gündemi takip etmeye çalışıyorum.
Günlük okumam gereken cüzümü sesli bir şekilde okuyorum zeynebde nasiblensin diye.
Sosyal medyada yokum.
Evimde evlendiğimden beri tv yok.
İlk beş sene internette yoktu.
Yani sevgili begonvil sokağının yazdığı gibi uzak durmamız gereken üç t den (tablet televizyon telefon) üçlüsünden sadece telefon var.
Sosyal medyada olmadığım için,telefonda fazla meşgul etmiyor.
Takibettiğim birkaç haber sitesi ve blog.
Saat 13 de minik zeynebin annesi giriyor ben çıkıyorum.
Eve geldiğimde çocuklar henüz okuldan gelmiş oluyorlar.
Üstümüzü çıkarıp evi bıraktığımız yerden toplamaya başlıyorum.
Çocukları yedir,namaz kıl yemek yap sırayla ayşem daha sonrada babamız geliyor.
Yemek ye sofrayı topla,bulaşıkları yıka akşam oluyor.
Akşam namazını kılıp biraz istirahat ettikten sonra,20 21 arası okuma saati yapıyoruz.
Ben önümüzdeki aylarda gireceğim sınava hazırlanırken,ahmet ödevini yapıyor.
Kızlarda babalarıyla kitap okuyorlar.
Okuma/ders çalışma saati bitiminde çay içmek için biz mutfağa geçerken çocuklarda birşeyler bakıyorlar.
Çoğu zaman bakarkende uyuyakalıyorlar.
Yataklarını aç onları yatır ,mutfağı topla namaz kıl varsa ütü yap saat 23 oluyor ve galiba 24 saat bana yetiyor.
Zamanın rabbine şükürler olsun.
Bu arada zaman bana yetmiyor,ne yapsamda zamanı yetirsem diyenleriniz varsa,sevgili begonvil sokağının 24 saat bize yetiyormu? adlı yazısını okumanızı tavsiye ederim.
Çok güzel öneriler var.
Selam ve dua ile
Allaha emanet olun.

13 Ekim 2016 Perşembe

"Bazı insanlar,kişiliklerinin eksik yanlarıyla yüzleşmek yerine,eksikliklerini başkalarının masumiyetlerine dil uzatarak  kapatmayı ve sağır vicdanlarına karşı,dürüst olmaktansa,ağır kusurlarını yükleyecek bir günah keçisi bulmayı tercih ederler"
     
      Selam ve muhabbetle....

10 Ekim 2016 Pazartesi

"İnsanlar,daha çok kendilerinin ihtiyacı olan şeyleri başkalarına vermeye bayılırlar.

  Mesela nasihat etmek gibi.......

4 Ekim 2016 Salı

Merhaba sevgili dostlar
Karakaplı bir defterim var benim,hoşuma giden sözleri kaydettiğim.
Ara ara onlardan yazıp,sizinle paylaşmayı düşünüyorum.
İşte onlardan ilki.


  "Geçmişle yaşamak,en ağır ruh hastalığıdır.Eğer yenemezsen,asla yeni bir gelecek yazamazsın."
 
   Selam ve dua ile

30 Eylül 2016 Cuma

Hayrla huzurla gel.....1438

Pazar günü 2 Ekim aynı zamanda 1Muharrem
Yani hicri yılbaşı.
Hicri yılbaşı, bu mübarek günün müslümanlar açısından bir çok özel ve mukaddes anlamı vardır.
Hz. Ömer zamanında takvim başlangıcı olarak kabul edilen bugün Allah'ın ayı Muharrem ayınında başlangıcıdır.
Peygamberimizin Mekke'i mükerremeden Medine' imünevvereye hicretinin başlangıç kabul edildiği tarihe,seneye"Hicri yıl" denir.
Burada ayın hareketi esas alındığı için "Hicri Kameri sene" yada"sene i Kameriyyede denir.
Hicri takvim Miladi takvim gibi 12  ay esasına dayanır.
Hicri takvimin başlangıcı Muharrem ayı,sonu ise Zilhıccedir.
Hicri takvimde geçen ay isimleri şöyledir;Muharrem
Safer
Rebiul evvel
Rebiulahır
Cemazilevvel
Cemazilahir
Receb
Şaban
Ramazan
Şevval
Zilkade
Zilhıcce

Hayr ve huzurla gelip,hayr ve huzurla bizi terketmesi duasıyla.
Hicri yılbaşınızı tebrik ederim.

29 Eylül 2016 Perşembe

Ritalin anneleri...

Merhaba sevgili okurlar.
Bu yaz bir ilaçla tanıştık.
Başlıktan da anlayacağınız üzere, ilacın adı ritalin.
Nasıl tanıştığımıza gelince,tanışmamıza bizim korkusuz cengâver (20 Aralık 2010)doğumlu oğlum vesile oldu.
Ayaklandığı günden beri,hergün bir vukuat:(hangi birini sayayım.
Çok şükür rabbimin korumasıyla bugünlere kadar geldik,bundan sonrada O'na emanet.
Yok yok bu çocukta bir rahatsızlık var bunu Dr. götürmeliyiz dediğim zamanlar,"küçükken bende öyleydim üç ablam peşimde dolaşıyorlardı,çocuk çocukluğunu yapıyor"sözleriyle karşı çıkıyordu eşim.
Beni en çok bunaltan durumlar eşyalara ve ablalarına bilerek zarar vermesiydi.
Ablaları artık o kadar bunalmışlardı ki,Ahmet'in şiddetine maruz kaldıklarında"niye doğurdun bu çocuğu biz size yetmiyormuyduk,yeter artık bıktık bu çocuktan "serzenişlerine maruz kalıyordum:)
Sonunda eşimi razı ettik ve çocuk pskiyatırdan randevu aldık.
Zamanı gelince babamız gönülsüz,ben umutlu çokca endişeli hastaneye gittik.
Sıramız gelince içeri girdik,Dr.hanım hoşgeldiniz dedikten sonra Ahmetle konuşmaya başladı.
İsmini bildiği halde ismini öğrenebilirmiyim?dedi.
Ahmet kendinden emin bir şekilde ismini söyledi,kaç yaşındasın?kardeşlerin varmı?ne yapmaktan hoşlanırsın?bu minvalde biraz sohbet ettikten sonra buraya niçin geldiğine dair bir bilgin varmı?diye sordu Dr.hanım.
Ahmet yok anlamında  başını salladı.
Bana dönerek " o halde annene soralım"dedi.
Ben şaşkın bir vaziyette Ahmet'in yanındamı dedim.
Her ne kadar çocuk da olsa yaptıklarını onun yanında anlatamazdım.
Dışarda kimse varmı? dedi bende babası dışarda dedim.
Ahmet sen biraz dışarda babanın yanında beklermisin dedi.
Ahmet dışarı çıkınca ben anlatmaya başladım
Dr.hanım hemen teşhisi koydu.
Hiperaktivite dikkat eksikliği.
Hemencecik de bir ilaç yazdı,beyinde "dopamin"adında bir madde eksikliği hiperaktiviteye neden oluyormuş.
İlaç eksik olan madde işlevini görecekmiş.
Yaşı küçük olduğu için  dozu çok az verecekmiş,doz az olduğu için etkisini hemen göstermeyebilirmiş.
Biraz sabırlı olacakmışız,ayda bir kontrole gelcekmişiz.
İştahsızlık ve uyku gibi yan etkileri varmış.
Biraz uyuşuk gibi olurmuş,aslında o normal haliymiş.
Anormal hali şimdiki halmiş.
Reçeteyi  yazdı kullanma şeklini söyledi,müsaade isteyip ayrıldık.
Ilacın ismi Ritalin.
Dürüst olmak gerekirse Dr.hanımın anlattıkları biraz kafama yatmıştı,endişelerimle beraber.
Ilacı aldık eve geldik hemen prospektüsünü okumaya başladım.
Bir sürü yan etkisi var, bu kadar yan etkisi olan ilacın tam  etkisi ne ola ki?
Yetinmedim,netten de araştırmaya başladım.
Doğrusu hiç hoş şeyler yazmıyordu.
Hastalık için ilaç değil de,ilaç için hastalık üretiliyor sözü aklıma geldi.
Tek dertleri kasalarını doldurmak olan dev ilaç şirketlerinin bir oyunu olabilirdi.
ABD de yasaklanmış.
Ekşi sözlüğe bile baktım.
En çarpıcı olanı indigo dergisinde yayınlanan "Bir annenin ritalin öyküsü"adında ki yazıydı.
Link vermeyi hala beceremiyorum.
Bir annenin ritalin öyküsü diye yazarsanız hemen çıkıyor zaten.
Çaresiz bir şekilde  oğluna kullanmak zorunda olan bir annenin anlattıkları ilginçti.
Bu kadar araştırmadan sonra zaten gönlü olmayan eşimle ortak ilacı kullanmama kararı aldık.
Elhamdülillah hiç vermedim.
Ilacı vermek en çok benim işime yarardı,lakin bu kötülüğü yapamazdım çocuğuma.
Burda sorgulanması gereken çok konu var.
En başta bu kadar yan etkisi olan bir ilacı Dr.lar neden yazarlar.
Saglık bakanlığı bilmiyor mu?
Canımız sağlığımız sana emanet ya rab!
Yazımı okuyanlardan hassaten rica ediyorum
Bîzzat kendi kullanan,yada yakını kullanan varsa izlenimlerini burada paylaşırsa çok memnun olurum.
Hepinize sağlık sıhhat ve afiyet dolu bir ömür diliyorum.
Allah'a emanet olalım.