25 Kasım 2016 Cuma

Her nefis ölümü tadacaktır.

Tam bir ay olmuş.
En son 25 ekimde yazmışım.
Babam rahatsız,merak edip arıyorum.
Telefona birgün önce Hollanda dan gelen halam bakıyor.
Babam nasil? hala diyorum halam ağlamaya başlıyor.
Biraz toparlandıktan sonra yavrum imkanınız varsa çıkın gelin diyor kapatıyorum.
Gitmem lazım ama nasıl?
Eşime babamı ziyaret etmek istediğimi söylüyorum.
Nasıl giderim?
 Kaçgün giderim?
Zeyneb bebek?
 Çocuklar?
 Hangi gün gidip, hangi gün hangi saatlerde gelmem uygun olur onu ayarlamaya çalışıyoruz.
Pazartesi eşimin yurt nöbeti var.
Salı kursu var.
En uygun salı akşamı gidip,pazar günü dönmek.
Gidiş dönüş bileti alıyoruz.
1 Kasım akşamı gideceğim,nasibse 6 Kasım pazar öğlen döneceğim.
Zeyneb bebeğin annesini arıyor, durumu anlatıyorum.
Sorun değil abla çaresine bakarız.diyor
Çamaşır sepetinde ne kadar çamaşır varsa yıkıyorum.
Buzluğa börek ,kek, poğaça yapıp atıyorum.
Bir yandan kuruyan kıyafetleri ütülüyorum.
Ben gelene kadar perişan olmasınlar diye koşturuyorum.
İki çeşit çorba, iki çeşit  yemek yapıp dolaba koyuyorum.
Bir yandanda ayşeme şunu şöyle yap, bunu böyle yap,ocağı açık unutma,kapılara dikkat et gibilerinden talimatlar veriyorum.
Eşim kursa gidiyor,  saat 20 00"
de geleceğim hazır olun hemen çıkalım diyor.
Ben henüz son rütuşları yapmış yatsı namazımı kılmıştım ki, eşim geliyor hemen çıkıyoruz.
Uçak 22 35' te.
Dualar okuya okuya gidiyoruz dışarısı yağmurlu ve soğuk.
Bir ara eşim radyoyu açıyor, Fatih Kısaparmak "bu adam benim babam" söylemeye başlıyor.
Ve ben  dışarda ki, yağmura eşlik ediyorum.
Ağlıyor ağlıyor ağlıyorum.
Eşim ve çocuklar la vedalaşıp ayrılıyoruz.
Saat 22 35" te kalkacak uçak yarım saat rötar la 23 00"te kalkıyor.
İki saat sonra Sabiha Gökçen havaalanı çıkış kapısında kardeşimi bekliyorum.
Arabayla on dakika uzaklıkta ki,evimize gidiyoruz.
Babam yatağında yatıyor,elini öpüyorum.
Geldinmi kızım diyor?
Geldim baba nasılsın diyorum.
Yüzlerin üzerinde olan adam 65 kiloya kadar düşmüş.
Hastalık babamı eritmiş.
Zayıfladığı için takma dişlerini çıkarmış.
Çok rahat konuşamıyor,çok halsiz.
Sağdan sola dönerken yardım istiyor.
Yemeyi çok seven babam on gündür hiçbir şey yememiş.
Dr.serum vermiş.
Az  az su içiriyoruz.
Herkes başında.
Büyük teyzem iki halam yurt dışında yaşayan erkek kardeşim ben.
Başım çok ağrıyor,uçağa binmeden aldığım ilaç fayda etmedi
Artı çok yorgunum.
Vakit geceyarısına doğru ilerlerken yatıyoruz.
Sabah kalktığımda başımın ağrısı geçmemişti hala.
Hemem iş bölümü yapıyoruz kimi kahvaltı hazırlıyor,kimimiz temizlik yapıyoruz.
Annem ve büyük halam babamın başındalar.
Gelen gidenin haddi hesabı yok.
Geçtiğimiz nisan ayında netleşmişti babamın hastalığı.
Bir anda 18 kilo vermesi hiç hayra alamet değildi.
Annemin ısrarıyla doktora gidiyorlar.
Tahliller tetkikler filmler....
Sonuç babam kanser.
Pankreas kanseri.
Dr.ameliyat günü için babamı çağırıyor.
Babam pek yanaşmıyor ameliyat sonrası sıkıntılarını dinledikten sonra kesin karar veriyor.
Ameliyat olmayacağım diyor.
Allah razı olsun kardeşim moral olsun diye babamı ramazan umresine gönderiyor.
Küçük halam babamı yanlız bırakmak istemiyor,ona eşlik ediyor.
Umre dönüşü doktora gidiyor.
Kanser ciğere sıçramış.
Ameliyat şansı olmadığı için kemoterapi ye başlıyor.
Onbeşgünde bir toplamda sekiz seans alacak.
İlkinde ben oradaydım.
Beraber gitmiştik.
İlk başlarda hiç konduramayan ben iyiyim benim birşeyim yok diyen babam son zamanlarda kendini iyice bırakmıştı.
Çok duygusal olmuştu.
Telefonda konuşurken ağlıyordu.
İşlerimi bitirip babamın başında kuran okuyorum,bir ara gözlerini açtı su istedi.
Verdim.
Tekrar kapattı.
Bir süre sonra uyanıp biraz oturmak istediğini söyledi.
İşte o an oldu ne olduysa.
Biz onu otutturmaya çalışırken,babamın birden bakışları ifadesizleşti.
Başında kuran okuya okuya gitti babacığım.
Bizi bırakıp gitti.
Yükünü hafifletip gitti.
Maddi manevi temizlenip gitti.
Elimizden hiçbirşey gelmedi.
Düşünüyorumda dünya herşey boş.
Allahın senin için takdir ettiği vakit gelince ne bir an geri nede ileri alınıyor.
Mekanın cennet olsun babacığım.
Öyle ümit ve zanediyoruz ki, sen şehit oldun.
Ahirette buluşmak dua ve temennisiyle.


7 yorum:

  1. Başınız sağolsun, Allah mekanını cennet eylesin. Bir saniye ne önce ne sonra imanın insanı insan hatta kainata sultan ettiği gerçeği en açık sevdiklerin ölümünde anlaşılıyor. Teslimiyetle bir yara gibi acıtan özlem duygun azalırsa iyi ama yine de ilk zamanlar zor. Yanında olana ayrı gurbette kalana ayrı zor. Hastalık günahları silkelemek için fırsat, amansız hastalık ve isyan etmemek şehadete müjde. Allah yüreğinize sekinet, özleminize sabır versin, mekanı cennet olsun. Kendi yuvanızda hayırlı uzun ömürler yaşayın sevdiklerinizle. İnna lillahi ve inna ileyhi raciun hakikati yar ve güç olsun. Muhabbet ve dualarımla..

    YanıtlaSil
  2. Oo. Okurken yüreğim ağzıma geldi yetişemedin babanı görmeye sandım. Başınız sağolsun kardeş. Allah sabır versin. Baba kız çocuğu için çok farklı bir yerde yoklığu da aynı şekilde. Allah günahlarını affetsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah razı olsun çay molası.bedenini eritip bitiren hastalık inş günahlarınıda eritmiştir.

      Sil
  3. Başınız sağolsun .. Allah mekanını cennet eylesin inşaAllah ..

    YanıtlaSil
  4. Ben de son anda babamı görmeyi başarmıştım, hep şükrederim bunun için Allah'a.

    Babacığına Allah rahmet eylesin. Siz geride kalanlara sabır versin.

    YanıtlaSil